Evren Bıg Bang Patlaması
Evren (uzay.zaman,madde,herşey)
15-20 milyar yıl önce gerçekleşen şiddetli bir patlamayla meydana geldi.Günümüzde genel olarak benimsenen görüş bu... Bu olaya,bilim insanları Big Bang (Büyük Patlama)adını verdiler..
Big Bang
Bu günkü fizik bilgimiz,evrenin doğuşuna yol açan sıfır anını belirlemeye yetmiyor.Ama,insanın varolmadığı bu zaman dilimi dışında,Big Bang teorisi,ilk saniyelerden günümüze dek evrenin tüm geçmişini göz önüne seriyor.Teoriye göre patlama,tek bir noktada olmamıştı.
Belkide boşlukta daha sonra gelişecek çok küçük bir hacimde;belkide çok daha büyük bir hacimde,ama evrenin her yerinde olmuştu.Bu görkemli patlama,evrenin alanını,zamanını ve maddesini ortaya çıkardı.İlk anlarda sıcaklığı milyonlarca derecede ,yoğunluğu ise en üst düzeyde olan evren,bir saniyeden çok daha kısa zaman sonra soğumaya başladı.Foton adı verilen ışık parçacıkları ortaya çıkarak her tarafa yayıldılar.
Önce quark ve nötrino gibi maddelerinin en temel parçacıkları belirmiş,sonra atomları oluşturmak üzere elektronlarla birleşen ilk çekirdekler doğmuştu.Soğuyan ateş topu,atom parçacıklarından oluşan bir çorbaya benzetebiliriz.Ayrıca bugün göznelebilen evren kadarda madde içeriyordu.Bu inanılmaz derecede kaynayan çorba,Hidrojen ve Helyum gazlarını ortaya çıkardı.
İlk patlamanın ardından evren genişletilmişti ve sürekli genişlemeyi devam ediyordu.Öyle yoğundu ki,ışık ışınları bu yoğunluğun içinde yayılamıyorlardı;bu nedenle hayal bile edemiyeceğimiz kadar çok karanlıktı.
İlk patlamanın ardından evren genişletilmişti ve sürekli genişlemeyi devam ediyordu.Öyle yoğundu ki,ışık ışınları bu yoğunluğun içinde yayılamıyorlardı;bu nedenle hayal bile edemiyeceğimiz kadar çok karanlıktı.
Gaz atomları yavaş yavaş dev kümelenmelere dönüştü.Daha sonra yeniden ısınmaya başlayan bu kümeler ilk galaksilere oluşturdu.Birkaç binyıl sonra evrenin sıcaklığı birkaçbin dereceye düştü ve sis dağıldı.Işık serbestce dağılma olanağı buldu ve evren bu gün gördüğümüz saydam haline aldı.
Yaklaşık 10 milyar yıl sonra,ileride Samanyolu olarak adlandırılacak bir galakside Güneş sistemimizi oluşturan Güneş ve biri de Dünya olan diyer gezegenlar yaratıldı.
Yaklaşık 10 milyar yıl sonra,ileride Samanyolu olarak adlandırılacak bir galakside Güneş sistemimizi oluşturan Güneş ve biri de Dünya olan diyer gezegenlar yaratıldı.
Evrenin fiziksel koşullarındaki sürekli değişim,aynı zamanda çok daha karmaşık yapıların ard arda olmasını sağladı.Atomlar birbirini yapışarak molekülleri,ardından gaz bulutlarını,yıldızları ve galaksileri meydana getirdi.Yani,Yaratılışın başında her yeri aynı yoğunluğa sahip ve homojen olan evren,böylece homojen olmayan bir yapıya doğru yaratılmaya başladı.Dünya da,bu şekilde ortaya çıkan birbirinden çok farklı ve sayısız gök cisminden biriydi.Böylece şimdi gördüğümüz haline aldı.
Değerli okuyucularımız,yukarıda yazmış olduğumuz Big Bang patlaması bilimsel yönden olanı.
Oysa bu büyük patlama yani evren bir noktadan başladığını bize Yüce Allah 1400 yıl önce Peygamber Efendimizin aracılığı ile Kuran-ı Kerim-de bizi bildirmiş.
Birde evrenin yaratılışını Kur-an ile anlatmaya çalışacağım.Lütfen dikkatlice okuyunuz.Hiçbir şeyin ustasız olmayacağını size anlatmaya çalışacağım.
Peki evren bir noktadan yaratıldı.Şu Kelimelerle bizi 1400 yıl önce
Yüce Rabbimiz bizi Kuran ile Şu Ayetle Bildirmiş.
“O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?„ (Enbiya Suresi, 30)
Yukarıda ki, Ayet bizi açıklıyor ki,anladığımız kadarıyla zaman başlamadan önce yer ve gök bitişik haldeydi,Allah Teala'da Onları Yüce Kudretiyle ayırdı.Yani evren yaratılmadan herhalde zaman kavramı diye birşey yoktu.Öyleyse zaman sadece evrenimizin içinde. Şunu bir düşünün,zaman dediğimiz kavram, ne elle tutulur,nede gözle görülür biz sadece onu(zamanı)algılarız.Esasına bakacak olursak hergün aynı işler yapıyoruz,değişen hiç birşey yok.
Sabah kalkıp işe gidiyoruz ve günlük işlerimizi yapıyoruz.Bizim algıladımız ise sanki milyarlarca değişik işler yapmış gibi geliyor.Fakat yaptığımız bütün işler halbuki bir önceki ile aynı,ama biz onun hiç farkına varmıyoruz.Yediklerimiz ve içtiklerimiz hep aynı.Şunu bir düşünelim,bir insan günde ortalama 2 litre su içiyor,o yaşa gelene kadar kim bilir kaç litre su içti.Her su içişinde, bir önceki su içişinden ayrı zevk ve tat alıyor.Sanki daha önce hiç su içmemiş gibi,öyle değilmi?
Güneş doğar ve batar değişiklik yok.Biz yine yemek yeriz,yine değişiklik yok,işe gideriz yine değişiklik yok,işte dünyada yapmış olduklarımız bunlar- dan ibaret. Birde Yüce Rabb'imizin Şu Ayetini İnceleyelim; “Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz.„ (Zariyat Suresi, 47) Yukarıda okuduğumuz gibi evren bitişik iken biz onu ayırdık.Peki bu ayrılma bir noktadan olduysa ve (Zariyat Suresi, 47) Suresinde "Biz (onu) genişleticiyiz" diye Buyrulmuş.Şimdi ki bilimsel çalışmalar ve teknolojinin yardımı ile galaksilerin ve yıldızları birbirinden uzaklaştığını %100 kanıtlıyor.Ama Allah bizi bunu 1400 yıl önce bildirmiş.Peki içinde yaşadığımız evren genişliyor,nereye genişliyor,gerçekten bunu anlamak hakikaten insanın düşünme sınırlarını bayağı zorluyor.
Bir madde olsun veya gaz olsun,eğer bunlar genişlemeye başladımı,genişleyeceği bir boşluk olması lazım gelir ki oraya doğru genişleyebilsin.Eğer genişleyecek bir yer bulamazsa yoğunluğu sebebiyle ve sıkışmasıyla patlar, o zaman Evrenimiz şimdiye kadar patlaması gerekir,ama patlamadı,demek ki evren bir yere doğru genişliyor.Ama nereye? Bu soruyu kendinize lütfen sorunuz.O zaman evrenin dışında bir boşluk var ki ,oraya doğru genişliyor insanın ilk aklına gelen herhalde bu olur. Bilim adamlarının çoğu evren içinde evren olduğunu söylemişler.
Bazılarıda iç içe 7 tane evren olduğunu söylemiş ama hepsi yanılmış. Alah teala evren bitişikken biz onu ayırdık,buyuruyor.Demek oluyor ki bir noktadan başladı.Peki noktanın dışı neydi?Başka bir boşluk mu vardı?Hayır! İyicem düşünelim,o evrenin başladığı nokta hep oradamıydı,yoksa sonradan mı yaratıldı.Yani yokluktan mı yaratıldı,tabi ki yokluktan yaratıldı.Biz bile yokluktan yaratıldık.Demek ki Allah herşeyi yokluktan yarattı,o zaman evrenimizin dışında ne bir boşluk var,nede bir madde.Evrenimizin dışı bence yokluk(Hiçlik) Allah teala Yüce Kudretiyle devamlı yokluktan yaratıyor ve evren o tarafa doğru genişletiyor.
Sonuç: Evrenimizin dışı yokluk var.Ama en doğrusunu Allah bilir. Bu benim düşüncem.Sizde iyi düşünün.
Yazılarımız hakkında yorumlarınızı bekliyoruz...
Sorularınızı soru/cevap sayfamızdan sorabilirsiniz.
Peki evren bir noktadan yaratıldı.Şu Kelimelerle bizi 1400 yıl önce
Yüce Rabbimiz bizi Kuran ile Şu Ayetle Bildirmiş.
“O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı?„ (Enbiya Suresi, 30)
Yukarıda ki, Ayet bizi açıklıyor ki,anladığımız kadarıyla zaman başlamadan önce yer ve gök bitişik haldeydi,Allah Teala'da Onları Yüce Kudretiyle ayırdı.Yani evren yaratılmadan herhalde zaman kavramı diye birşey yoktu.Öyleyse zaman sadece evrenimizin içinde. Şunu bir düşünün,zaman dediğimiz kavram, ne elle tutulur,nede gözle görülür biz sadece onu(zamanı)algılarız.Esasına bakacak olursak hergün aynı işler yapıyoruz,değişen hiç birşey yok.
Sabah kalkıp işe gidiyoruz ve günlük işlerimizi yapıyoruz.Bizim algıladımız ise sanki milyarlarca değişik işler yapmış gibi geliyor.Fakat yaptığımız bütün işler halbuki bir önceki ile aynı,ama biz onun hiç farkına varmıyoruz.Yediklerimiz ve içtiklerimiz hep aynı.Şunu bir düşünelim,bir insan günde ortalama 2 litre su içiyor,o yaşa gelene kadar kim bilir kaç litre su içti.Her su içişinde, bir önceki su içişinden ayrı zevk ve tat alıyor.Sanki daha önce hiç su içmemiş gibi,öyle değilmi?
Güneş doğar ve batar değişiklik yok.Biz yine yemek yeriz,yine değişiklik yok,işe gideriz yine değişiklik yok,işte dünyada yapmış olduklarımız bunlar- dan ibaret. Birde Yüce Rabb'imizin Şu Ayetini İnceleyelim; “Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz.„ (Zariyat Suresi, 47) Yukarıda okuduğumuz gibi evren bitişik iken biz onu ayırdık.Peki bu ayrılma bir noktadan olduysa ve (Zariyat Suresi, 47) Suresinde "Biz (onu) genişleticiyiz" diye Buyrulmuş.Şimdi ki bilimsel çalışmalar ve teknolojinin yardımı ile galaksilerin ve yıldızları birbirinden uzaklaştığını %100 kanıtlıyor.Ama Allah bizi bunu 1400 yıl önce bildirmiş.Peki içinde yaşadığımız evren genişliyor,nereye genişliyor,gerçekten bunu anlamak hakikaten insanın düşünme sınırlarını bayağı zorluyor.
Bir madde olsun veya gaz olsun,eğer bunlar genişlemeye başladımı,genişleyeceği bir boşluk olması lazım gelir ki oraya doğru genişleyebilsin.Eğer genişleyecek bir yer bulamazsa yoğunluğu sebebiyle ve sıkışmasıyla patlar, o zaman Evrenimiz şimdiye kadar patlaması gerekir,ama patlamadı,demek ki evren bir yere doğru genişliyor.Ama nereye? Bu soruyu kendinize lütfen sorunuz.O zaman evrenin dışında bir boşluk var ki ,oraya doğru genişliyor insanın ilk aklına gelen herhalde bu olur. Bilim adamlarının çoğu evren içinde evren olduğunu söylemişler.
Bazılarıda iç içe 7 tane evren olduğunu söylemiş ama hepsi yanılmış. Alah teala evren bitişikken biz onu ayırdık,buyuruyor.Demek oluyor ki bir noktadan başladı.Peki noktanın dışı neydi?Başka bir boşluk mu vardı?Hayır! İyicem düşünelim,o evrenin başladığı nokta hep oradamıydı,yoksa sonradan mı yaratıldı.Yani yokluktan mı yaratıldı,tabi ki yokluktan yaratıldı.Biz bile yokluktan yaratıldık.Demek ki Allah herşeyi yokluktan yarattı,o zaman evrenimizin dışında ne bir boşluk var,nede bir madde.Evrenimizin dışı bence yokluk(Hiçlik) Allah teala Yüce Kudretiyle devamlı yokluktan yaratıyor ve evren o tarafa doğru genişletiyor.
Sonuç: Evrenimizin dışı yokluk var.Ama en doğrusunu Allah bilir. Bu benim düşüncem.Sizde iyi düşünün.
Yazılarımız hakkında yorumlarınızı bekliyoruz...
Sorularınızı soru/cevap sayfamızdan sorabilirsiniz.
Herkese Başarılar Dilerim...
Yorum Gönder
Değerli ziyaretcilerimiz,yorumlarınız bizim için önemlidir.Lütfen yorumlarınızı yazınız.